19 Temmuz 2017 Çarşamba

[170718] Ceci Röportajı Çevirisi




🎀 Anahtar Kelime 1: En Sevdiğim Şarkı

Jinho: ''Sana hayatımı veriyorum, her şeyimi veriyorum sana. Teşekkürler var olduğun için.'' 
Bu şarkı, kendi vasıtasıyla 
hayranlarımıza karşı olan minnettarlığımızı kapsıyor. Sahnede şarkı söylerken elimizde olmadan duygusallaşıyoruz.
Bence hem senin için özel birisi evlendiğinde hem de birini tebrik etmek istediğinde söylenecek olan güzel bir kutlama
şarkısı.


Hui: ''Sen varsın ya, her şeyden daha kıymetli olan.'' 
Değerli olabilecek bir sürü mevzu vardır. Yine de şarkının bu kısmını
sahnede ne zaman söylesem, o mevzunun hayranlar olması daha da aşikar oluyor. Sözler ve atmosfer birlikte güzel
uyum sağlıyor. Ve bunu konserde söylediğimizde, tüyleri diken diken edecek seviyeye gelmişti.





Hongseok. ''Senin yanında olacağım, asla bırakma beni. Dünya sırt çevirse de sen benim evrenimsin.'' 
Fandom ismimiz
''Universe''ün nasıl ortaya çıktığıyla ilgili ilaveten bir anlamı var. Bahsetmek müphem olabilir ancak gerçekten korumak
istediğim bir şey. Sechskies ve Shinwa gibi kıdemlilerime bakınca ''Demek ki şarkıcılar ve hayranlar birbirlerini böyle 
kolluyorlar.'' diye düşünüyorum.


E'Dawn: ''Böyle dua ediyorum, ve şarkı söylüyorum.'' 
Konserde bu kısmı beraber söylemiştik ve o ruh haline girmiştim. 
Birlikte yapabildiğimiz tek şey şarkı söylemek ve sahnede performans sergilemek. Çocuk hastanesinde gönüllü olarak
çalışırken çocuklara söylediğimiz şarkıyı da anımsıyorum. 


Shinwon: ''Bu çok fazla, sağa doğru.'' 
Pentagon Maker'ın yarısında elenmiştim. Onaylanan üyeler kayda başlamışken ben
son etaptaydım. Bu yüzden çıkış şarkısı için benim kısmım sadece bundan ibaretti. Çok değer verdiğim tek bir cümle.


Yeo One: ''Teşekkürler; Her zaman bana inanıp beklediğiniz için. Söz veriyorum size; mutluluk için."
Son geri dönüş konserimizde, hayranların, ailelerimizin, arkadaşlarımızın ve çalışanların yerlerinde otururken yüzlerini görebiliyordum.
"Sonuç ne olursa olsun, bize 'Senin için zordu, iyidin' diyebilecek birçok insan var" diye düşündüm. 
Daha çok çalışacağım. Dans ile ya da şarkı ile sizi daha mutlu edeceğim.


Yanan: ''Bu yolu takip et, umudun peşinden git.'' 
Bu şarkı muhtemelen üyeler için oldukça özel. Şarkı stajyerlik zamanlarımızda tecrübe ettiğimiz tüm acı ve zorlukları kapsıyor. 
Pratikler sırasında hiçbir sebep yokken üyelerin hepsi göz yaşlarına hakim olmaya çalışıyor. Benim kısmımdaki sözler de öyle,
 ne zaman söylemeye başlasam duygularım dolup taşıyor.


Yuto: ''Her şey olduğu gibi güzeldir."
Bence bu hem duygusal hem mutlu hem de her şeyin güzel olduğunu anlatabilir. Bu şarkıyı dinlediğimde, ortaokul 
mezuniyetimi hatırlıyorum, arkadaşlarıma, öğretmenime ve aileme bakıp tek başıma ağlamıştım. Japonca sözleri de güzel.


Kino:
Sözler, melodi ve sesler birleştiği zaman şarkıyı söyleyen kişi çok daha iyi hissediyor, özellikle benim için bu kısım. 
Sözlerin ayrılmak üzere olan bir çifti tasvir ettiğini herkes çok rahat bir şekilde anlayabilir. 
1. albümün ardından Hui abi ile birlikte sürekli şarkı besteleme konusunda çalışıyorum. 


🎀Anahtar Kelime 2: Gençliğim

Jinho: 2. albüme kadar oradan oraya koşuşturuyordum. Ancak 2. albüm aktiviteleri bitip Critical Beauty ile geri dönüş
yapmadan önce, ''ne yapsam daha iyi olur'' açısından ciddiyetle düşünebileceğim bir boş vakit olmuştu. Nasıl şarkı yazılacağını
öğrendim, şu sıralar şarkı yazıyorum yani. Yaşın ilerledikçe kaçınılmaz olarak yapmaktan aciz olacağın şeyler vardır. Yine de, çıkış kapılarını
araladığımdan beri, tekrar yapmak istediğim ve iyi iş çıkarmak istediğim bazı şeyler var. Biraz zor olsa da bu konu hırslanmak
istediğim durumlar var. Bence sadece bununla gençliğimi iyi yaşıyorum.


Hui: Tam bu zamanların gençliğim olduğunu düşünüyorum. Gençliğin olağan düşüncesi 20'li yaşlardaki istikrarsızlık dönemidir.
Bu yaşlarda macera ve keşif dolu bir yol takip edersiniz ve ben de şu an 20'li yaşlarımda böyle bir dönemden geçiyorum. Bu mevcut
noktada, kesinlikle öğrendiğin bir şeyler olduğunu düşünüyorum. Biraz önce dergi çekimlerinde bunun gerçekten de benim
gençliğim olduğunu düşünmüştüm. Önceden hiçbir fotoğraf çekiminde veya hiç fotoğraf çekerken etrafımfakilere odaklanmamıştım.
Bu durum en çok da E'Dawn'layken veya diğer üyelerleyken geçerli.


Hongseok: Lise öğretmenim bana 10 ilâ 19 yaşları arasında zamanın yavaşça, 20 ilâ 30 yaşları arasındaki zamanın ise 
kaşla göz arası geçtiğini söylemişti. Ve gerçekten doğru. 20 yaşımda temelli Kore'ye dönme kararı aldım, 21'imde YG'ye girdim,
22'imde Cube'a girdim ve 23'ümde ise çıkış yaptım. Esas önemli şeyler 20'lerimdeyken gerçekleşti. Yıkıldım, artık sonum gelmişken
kendimi tekrar ayağa kaldırmayı öğrettim. Tüm bunları bu süreçte öğrendim. Eğer insanların sıkı bir şekilde geliştiği ve
ileriye yönelik gideceği yola karar verdiği dönem gençlik boyunca ise, o zaman benim gençliğim şu zamanlardır. Ve şu andan
itibaren 20'li yaşlarımdan kalan 6 yıl hakkında düşünmek zorundayım. 


E'Dawn: Gençliğimde aksilik harici bir mesaj okumuştum ve o mesaj beni içine çekmişti. Yine de gençliğimin bu zamanlar olup 
olmadığını soracak olursanız, hayır sanmıyorum. Gençlik döneminizde engellere takılmalısınız ki kendinizi kaldırıp koşuya
devam edebilesiniz. Fakat benim, etrafımda olan biteni fark etme ve durumumun farkına varma gibi şansım yoktu. Çıkış yapmadan
önce Pentagon Maker esnasında bir defa elenmiştim ve bu benim deneyimlediğim en büyük aksilikti. Bu yüzden gençliğimi
dibine kadar yaşamak beni ürküttü ve dikkatli olmaya meyletti. Ve bu kapsamda, varımı yoğumu sahnede sergilemek istiyorum.
Bu şekilde sergileyebildiklerim var olduğu sürece, 50'lerimde veya 60'larımda olsam bile bu hâlâ benim gençliğimdir.


Shinwon: Gençken normal/sabit bir hayat yaşamak istemediğim için öyle bir zihniyetim vardı. O yüzden ergenliği veya 
gençliği karşılaştırarak düşündüğümü sanmıyorum. Bu uzamda ''Çünkü gençlik olduğu için acı verici.'' demeyi sevmiyorum.
Okumayı erken bıraktım ben ve her türlü yarı zamanlı işi denedim. Şimdi kendimin farkına Pentagon üyesi ve de bir şarkıcı
olarak vardım. Benim yaşım bu, ben X yaşındayım, ben senden büyüğüm gibi kıyaslamalar yapmadan yaşama niyetindeyim.
Bunlarla kısıtlanmak istemiyorum. Ancak ,programımızın sonuna gelip ertesi sabahki programa geçince, yine de geceki
filmlere yönelip genç olduğumu düşünürüm.


Yeo One: Bana 10 yaşındayken ya da bundan 10 sene sonra sorsanız bile sanırım ben her zaman "Gençliğim tam bu an" diyeceğim. 
Yapmak istediğimi yaptığım ve birilerinin bana ihtiyacı olduğunu düşündüğüm sürece gencim. Bence ben yalnızken, 
eksiğim. Üyelerin yanı sıra beraber yaşayan kocaman ailem, büyük annem ve babam, ebeveynlerim, kızkardeşimden de
 çok yardım aldım bu yüzden onları sırayla arıyorum. "Seni beraber izledik ve güldük" gibi şeyler duyunce mutlu ve
 iyi yaşıyormuş gibi hissediyorum. Böyle anları daha çok yaşamayı umut ediyorum.


Yanan: Yaşım gençliğimi yansıtıyor fakat bence düşünce yapım hâlâ küçük. Belki de yetersiz tecrübelerim yüzündendir. 
Bazen abilerimin paylaştığı şeyleri anlayamıyor veya katılamıyorum. Ayrıca yapmak istediğim şeyler de var fakat bunun
 için yeterli cesarete sahip değilim. E'Dawn abi gibi kötü bir çocuk imajına sahip olmak istediğim zamanlar oluyor. 
Eğer gençlik dikkatsizce yaşadığımız ve olgun olmadığımız bir dönemse, bununla benim aramda fark var.
 Ne yapmayı istiyorum? Şey. Vücut geliştirmeyi sevdiğim için, belki de fitness eğitmeni? Çok mu normal oldu?


Kino: Gençliğimde ders çalışmak yerine çeşitli spor dallarıyla uğraşıyordum. Beyzbol, futbol vs. Hiçbir şeyini (ders çalışmanın)
 beğenmemezlik etmedim ve her şeyini (spor yapmanın) sevdim. Ama aileme Kore'ye gitme konusundaki kararlığım 
göstermek için 1 sene deli gibi çalıştığım bir zaman dilimi vardı. Tarih ve Kanji sevdiğim derslerdi ve aklımda kararlı bir 
hedefle çok çalıştım. Şu ana kadar bir genç olarak parladığım en büyük zamanın o zaman olduğunu düşünüyorum. 
Şu anda da, gençliğimde, o zamanki beni beni hatırlamak istiyorum.


Yuto: Belli olduğu üzere hayatımın bir kısmında gençliğim var. Ama, eğer medyada gösterilen gibi gençlik genç olduğun 
zamanki süreç ve kendini tamamlamak için arayışta olduğu bir süreç ise... Böyle bir gençlik benim için yok. 
Dans edip şarkı söylemeye ortaokul 1. sınıfta başladım ve süreç çolpa osa da sonunda profesyonel görünmesini umdum.
 Yani bence bir profesyonel için gençlik diye bir şey yok. Ortaokul, lise yaşlarında ya da 20 yaşında olmanın değerliliğinden 
haberdarım ve aslında, anı yaşamamı söyleyen için birçok yorum aldım. Bunu aklıma kazıyorum ama şu an yaptığı şeyleri 
yapmaya devam ederek pişman olmayacağım mutluluğun yanında memnuniyet hissini de yaşıyorum. 
Bu daha ileriye gitmek olmasa da, bundan (kendini geliştirmeden) kendime uygun şekilde haz alıyorum.


İngilizce Çeviri: HST0417
Türkçe Çeviri: Merisa, GG & peacefulBlank






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder